Sanık ve mağdurun birbirlerine çıplak görüntülülerini cep telefonu ile gönderdikleri olayda, mağdurun suç tarihi itibariyle 15 yaşını doldurduğu, zeka geriliği bulunmasına rağmen tıbbi rapora göre algılama yeteneğinin yeterli olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde sanığın beraatine karar verilmesi hukuka uygundur.

T.C. YARGITAY
6. Ceza Dairesi

Esas No: 2023/9757
Karar No: 2024/5202
Karar Tarihi: 29-04-2024

ÖZET: Sanık ve magdurun birbirlerine çıplak g.rüntülerini cep telefonu ile gönderdikleri, magdurda zeka geriligi bulunmakla birlikte tıbbi rapora göre maruz kaldıgı cinsel taciz suçunun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranıslarını yönlendirme yeteneginin yeterince gelistigi ve suç tarihi itibarı ile 15 yasını doldurdugu anlasılmıs olup sanıgın cinsel eylemleri magdurun geçerli rızasına dayalı olarak gerçeklestiginden kurulan hükümde herhangi bir isabetsizlik bulunmadıgı anlasılmıstır. Bu sebeple hükmün onanmasına karar verilmistir.

Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin, 03.11.2020 tarihli ve 2019/937 Esas, 2020/1652 Karar sayılı kararının, katılan vekili tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde geregi düsünüldü:

Sanık hakkında Bursa 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 06.12.2018 tarihli ve 2017/933 Esas, 2018/430 Karar sayılı kararı ile cinsel taciz suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 105 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası yollaması ile birinci fıkrası uyarınca kurulan \”1 yıl 6 ay\” hapis cezası ile tehdit suçundan aynı Yasa’nın 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası yollaması ile birinci fıkrası uyarınca kurulan “9 ay\” hapis cezası ile mahkûmiyet hükümlerine yönelik sanık ve o yer Cumhuriyet savcısının istinaf basvurusu üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin, 03.11.2020 tarihli ve 2019/937 Esas, 2020/1652 Karar sayılı kararı ile mahkûmiyet hükmünün kaldırılmasına, sanıgın üzerine atılı cinsel taciz suçunun unsurları y.nünden olusmadıgından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca beraatine, sanıgın tehdit suçunu isledigine dair mahkûmiyetine yeterli, her türlü süpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmaması nedeniyle aynı Yasa’nın 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine, karar verilmesi ve bu karara yönelik temyizin niteligi karsısında;

I.Sanık Hakkında Tehdit Suçundan Verilen Hükme Yönelik Temyiz Isteminin Incelenmesinde;

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendinde yer verilen; “Ilk defa bölge adliye mahkemesince verilen ve 272 nci maddenin ü.üncü fıkrası kapsamı dısında kalan mahkûmiyet kararları hariç olmak üzere, ilk derece mahkemelerinin görevine giren ve kanunda üst sınırı iki yıla kadar (iki yıl dâhil) hapis cezasını gerektiren suçlar ve bunlara baglı adlî para cezalarına iliskin her türlü bölge adliye mahkemesi kararları,”nın temyiz incelemesine tabi olmadıgına iliskin düzenleme ile incelemeye konu suçların, aynı Kanun’un 286 ncı maddesinin ü.üncü fıkrası kapsamında da bulunmadıgı dikkate alındıgında, katılan vekilinin temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, Tebligname’ye uygun olarak, oy birligiyle REDDINE,

II.Sanık Hakkında Cinsel Taciz Suçundan Verilen Hükme Yönelik Temyiz Isteminin Incelenmesinde;

Sanık ve magdurun birbirlerine çıplak g.rüntülerini cep telefonu ile gönderdiklerinin iddianame anlatımında belirtildiginin anlasılması karsısında; sanıgın üzerine atılı 5237 sayılı Kanun’un 105/1-1, 105/2-d maddelerine uyan cinsel taciz suçunun gerektirdigi hapis cezasının üst sınırı dikkate alındıgında verilen beraat kararının temyiz edilebilir nitelikte oldugu anlasıldıgından teblignamedeki düsünceye istirak edilmemistir.

Sanık ve magdurun birbirlerine çıplak g.rüntülerini cep telefonu ile gönderdikleri, magdurda zeka geriligi bulunmakla birlikte tıbbi rapora göre maruz kaldıgı cinsel taciz suçunun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranıslarını yönlendirme yeteneginin yeterince gelistigi ve suç tarihi itibarı ile 15 yasını doldurdugu anlasılmıs olup sanıgın cinsel eylemleri magdurun geçerli rızasına dayalı olarak gerçeklestiginden kurulan hükümde herhangi bir isabetsizlik bulunmadıgı anlasılmıstır.

Sanıgın durusmalardan vareste tutulma talebinde bulundugu, Aile Çalısma ve Sosyal Hizmetler Bakanlıgının davadan haberdar edilmesinin zorunlu olmadıgı anlasıldıgından, hükümde bu y.nüyle hukuka aykırılık bulunmamıstır.

Ayrıca dosyada 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinde sayılan hukuka kesin aykırılık hâllerinin herhangi birinin varlıgı da tespit edilememistir.

Yapılan yargılamaya, dosya içerigine göre, sanık hakkında cinsel taciz suçundan kurulan hükümde ileri sürülen temyiz sebebi y.nünden bir isabetsizlik bulunmadıgı anlasılmakla, 5271 sayılı Kanun’un 302/1. maddesi uyarınca, katılan vekilinin yerinde g.rülmeyen TEMYIZ ISTEMININ ESASTAN REDDI ile HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Bursa 4. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneginin ise Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Bassavcılıgına tevdiine,

29.04.2024 tarihinde karar verildi.

Son Gönderiler

Yorum Yap