Beğendiğim Yazı Nedeni İle Başım Derde Girer Mi?

Beğendiğim Yazı Nedeni İle Başım Derde Girer mi? Ya da sosyal medya siteleri üzerinden, rahatsız edici içerikleri veya hukuka aykırı içeriklerin kaldırılması için şikayette bulunabilir miyim? Buna ek olarak hukuk sistemimizin ön gördüğü sınırlar içinde adli ve idari süreci işletmem gerekir mi? Tüm bunların cevaplarını aşağıda bulabilirsiniz.

Sosyal Medyada Yapılan Tehdit, Hakaret ve Taciz tam olarak neyi ifade ediyor? Hukuki yaptırımları ne ölçüde vardır?

Medya ile sosyal medya arasında artık açık ara bir fark söz konusu. Dünyanın geldiği bu çağda, sosyal medya artık bir suç platformuna da dönüştü. Bir kimse hakkında algı oluşturmak ve buna toplumu inandırmak artık bir uzmanlık alanı oldu. Tehdit, hakaret ve taciz fiillerinin bu alanda işlenmesi ile günlük hayatımızda işlenmesi arasında önemli ve en büyük fark, aleniyet ve yayılma düzeyinde. Bir kimseye hakaret etmenin cezası ne ise bunun sosyal medya da işlenmiş olması nedeniyle sadece bir artırım söz konusu. Ancak, mesela cezanın bir sonucu olarak doğrudan bu yayının ortadan kaldırılması halen söz konusu değil. Yine failin bulunması kimi zaman imkânsız. Bu halde bile hukuka aykırı içeriğin kalması söz konusu. Hukuki yaptırımlar bir nebze yeterli olsa da, burada failin bulunması, içeriğin kaldırılması sorun. Yani kısacası hukuki mücadele argümanları, sosyal medya gereçlerinin ve hızının gerisinde, yetersiz kalmakta…

Sosyal Medyada Yapılan Tehdit, Hakaret ve Taciz, yurt dışında nasıl? Türkiye’de bu konuyu nasıl buluyorsunuz?

Bir kere tüm dünya bu işin çok gerisinde. Artık, ülkeler değil şirketlerin hukuku geçerli. Bir içeriği Google sakıncalı görüyorsa siliyor, twitter taciz olarak niteliyorsa kaldırıyor, facebook telife aykırı olduğuna kanaat getirirse yasaklıyor vs. vs. Burada bizim ülke normlarına veya ülkedeki hukuki mevzuatın pek önemi yok. Zira, bir paylaşım yapıyorsunuz, kim yaptı bulunması gerekiyor ki, faili tespit edesiniz. Sağlayıcı bunu sizinle paylaşmazsa, bilebilmeniz imkansız. Bu bizim ve tüm ülkelerin sorunu olan bir durum.

Türkiye’de ifade özgürlüğünün ele alınması, Commonlaw geleneğine göre değil, bulunduğu hukuk ligi olan kıta Avrupası sistemine göre ele alınıyor. Aradaki çekişme de biraz burada yatıyor, ABD menşeli birçok firmanın olaya bakış açısı ile ülkemizin olaya bakış açısı farklı. İttifak ettiğimiz birkaç konu var şiddet, çocuklar, pornografi vs. , ittifak edemediklerimiz ise devletin güvenliği, halkı tahrik, kin ve düşmanlığa sevk başta olmak üzere ağır eleştirilerin bizde hakaret kabul edilmesi gibi konular. Bu konuda, denetimi tek elde toplamak yerine, çerçevesi çizilmiş bir düzenleme ile meseleye yaklaşılması gerekiyor. İnternet hukuku ve sosyal medya hukuku artık temel kodifikasyona ihtiyaç duyan bir hale geldi. Medeni Kanun, Ceza Kanunu gibi ele alınmalı. Hukuk fakültelerinde bir ana bilim dalı olmalı ki meselenin gerisinde kalınmasın.

Suç olan bir gönderiyi beğenmek ya da paylaşmak da suç olarak nitelendirilir mi?

Bazen bir kimsenin kendisine edilen hakareti herkes görsün diye paylaşması bile mümkün, yani size bir hakaret veya tehdit var siz bunu ironi amaçlı, duyurma maksatlı v.s nedenlerle paylaşabiliyorsunuz. Hatta bir ağabeyim bir adım daha ileri gitmişti. Kendisi belediye başkan yardımcısı idi, birisi kendisini manipüle etmek için “ilçede en hoşlanılmayan belediye başkan yardımcısı kim?” diye paylaşımla soru sormuşlardı, kendisi de “ben” diye yazıp soruyu da cevabı da RT yapmıştı. Biraz da bu tip mücadele yollarını seçmek lazım. Gençlerin deyimi ile “trollemek” lazım bu tip girişimleri. Sosyal medyanın kendi mecrasına ayak uydurarak.

Ancak bunu unutmamak lazım, bir kimse hakaret içeren paylaşımı alıntılayıp, bir şeyler eklemişse durum farklı. Yani hakaret içeren bir facebook paylaşımını paylaşıp, “az bile söylemiş” veya “dahasını da ben yazayım” deyip eklemeler yaparsa hakaret etmiş olur.

Bu anlatımlarımızın bir istinasını daha belirtelim, mesela halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama içeren bir paylaşımı, paylaşırsak veya yayarsak mevzu biraz daha değişecektir. Zira, burada aleniyet suçun unsurudur. Buna katkı sunan bir biçimdeki davranış ceza hukuku açısından sorumluluk doğurabilir. Yine hiç tartışmasız, müstehcen görüntüleri paylaşanların, beğenilmesi ve yayılması için işlem yapılması sorumluluk doğuracaktır.

Anlattığınız konular gerçek anlamda bir bilgi birikimi gerektiriyor. Çok şaşırtıcı bilgiler ve önemli konular hakkında bilgilendik ve bazı konuları daha iyi anlamamıza vesile olmuş oldu.

Evet, dediğim gibi, bu konunun detaylı ele alınması gerekiyor.  Bu konuda çalışan ve özellikle içeriklerin kaldırılması konusunda bir netliğin ve  kurumsallığın getirilmesi şart. Bu bağlamda, kişilerin öncelikle sosyal medya siteleri üzerinden, rahatsız edici içerikleri veya hukuka aykırı içeriklerin kaldırılması için şikayette bulunmaları ve buna ek olarak hukuk sistemimizin ön gördüğü sınırlar içinde adli ve idari süreci işletmeleri gerekiyor.

Okuyuculara vermek istediğiniz başka mesajlar var mı?

Herkesin kendi siber polisi olması gerektiği bir çağda yaşıyoruz. İnternet denen bu büyük ağ, içinde yaşadığımız gerçekliğin içinde büyük ve kendi kurallarını gittikçe dayatan yeni bir iç evren. Buradaki korumaların, mücadele mekanizmalarının yetersizliğine karşı kişinin yüksek dikkatle kendisi ve yakınındakiler için bir polis gibi, sosyal medya platformlarında devriye atması, aleyhine olan yayınlara karşı hukuken hakkını araması, sahte hesaplara veya hesap kopyalamalara karşı öncelikle sosyal medya sitelerine başvurması gerekiyor. Bu konuda, artık bir ürünü beğenmediğimiz zaman müşteri hizmetleri ile irtibata geçiyorsak, sosyal medya içinde benzeri geçerli, bunu herkesin öğrenmesi ve yapması şart.

Avukat Uzm. Arb.
Cuneyd ALTIPARMAK

Son Gönderiler

Yorum Yap